Rüyamda, üstadım Prof. Dr. Haydar Baş’ı gördüm. Sohbet ediyoruz, arkadaşlar var etrafında. Hayatta iken olduğu gibi…
Mutlaka etrafında insanlar olur, can değil sadece gönül kulağıyla dinlerdi herkes. Kulağa, göze ve gönle hitap ederlerdi. Yüzüne bakmaya doyamazdık doğrusu. “Onların alameti yüzlerindeki secde izleridir” Zümer 48/29
Huzur veren gözlerin bakışlarından birine muhatap olmak için, kanat çırpan kuşlar gibiydik.
“Sen konuş, sen konuş...”diyerek, gönüllerde akıllarda olanı, fikir ve gönül havuzuna döktürür, sonra, o havuza dökülenleri ayıklar, yoğurur, tekrar bizlere sunardı. Herkes aklen ve fikren, kalben ve ruhen doyarak ayrılırdı.
Atatürk, ekonomi, vatan, Ehl-i Beyt, hemen her akşamın değişmez konularıydı. Tüm derdi milli ve dini bütünlüktür. Ülke gündemi Haydar Hoca’dan sorulurdu. Milli ve dini bütünlüğe aykırı sözler, eylemler, gündeme gelmeden, konuyla ilgili gerekli değerlendirmeler yapilmadan, ortam dağılmaz veya muhabbet sona ermezdi.
Milli veya ulusal bütünlüğe aykırı söz ve eylem sahipleri için, tanımıyorsa “kim bu arkadaş?” derdi. Sonra, kısa bir duraksamanın ardından “bu kişi kripto azınlıktan, bakmayın siz bunların görünen kimliğine” derdi.
Fetö başı Gülen için kırk sene önce, “bu kafa Müslüman kafası değil. Yolu da Müslüman Türk’ün yolu değil” demişti.
Ne oldu?
İncil okunarak ecbeni toprağına gömüldü. Vatansız olarak öldü. Muhtemelen de Vatikan’a gömüldü.
Neyse!
Gördüğüm rüyaya gelince;
Ülke bütünlüğü konuşuluyordu, Baş Hoca’nın huzurunda. Mehmet Metiner’in adı geçiyor. “Bu arkadaş, azınlıktan” dedi. Ben de, ‘Ermeni olabilir mi hocam?’ diye sordum. “O önemli değil, bu arkadas azınlıkçı evladım. Milli bütünlük düşmanı Benim aleyhimde çok konuşuyor. Ona bir yazı yaz…”
Rüya bu kadar.
Şuan bu satırları uçakta telefonumdan yazıyorum. Yere inmeyi, bekleyemedim.
Rüya ile amel olmaz ve rüya sahibini bağlar. Ancak rüyamdaki Haydar Hoca ise dikkate alırım. Yine açılım sazı çalmıştır o arkadaş. Atatürk aleyhinde de olmuştur. Hoş Geldin Atatürk eseri, bu mahalleyi rahatsız ettiği icin, Haydar Hoca radarına girmiştir. Dinci tayfa Atatürk aleyhinde olurken, Haydar Baş aleyhinde konuşmadan duramaz.
Çünkü CIAsalislam’ın panzehri, Haydar Baş düşünceleri ve tezleridir.
Haydar Hoca’ ya gelince, iki cihanı birden yaşamaya devam ediyor. “Hayatın bedensiz devamına Ölüm denir” demişti. Bedensiz hayatında da milli bütünlük-dini bütünlük demeye devam ediyor, belli ki…
“Beni duyup destek vermeyerek, ülke bütünlüğünü bozanlara destek olanlara, ruzi mahşerde yirmi tırnağım ile yakalarına yapışacagım” demişti.
Yerin altı çok ciddi arkadaşlar!
Ha, kimseye azınlık demedim. Rüyamı anlattım!