S-400 konusu, nedense sessizliğe gömüldü. Bu konuda bir orta oyunu mu oynandı, bir tiyatro mu sergilendi diye düşünmüyor değilim.
Hep neyi savunmuştum: Bu iktidar S-400'ü getiremez, getirse bile kullanamaz.
Niye böyle dedim?
Çünkü Türkiye'nin mevcut iktidarı ve mevcut şartları, bu savunma silahını almaya müsait değil. Ancak "diilerim hükümet bizi, bu konuda yalan çıkarır" demiştim.
"S-400" diye bir kaç parça şey geldi. İnşallah silahın kendisi de gelmiştir. Ve inşallah, bu silah kurulur ve çalıştırılır. Ama gel gör ki, şüphelerim artıyor.
Alınan YAŞ kararlarıyla, ABD’ye “selam” çaktılar, bu bir. Ülke bu kadar ekonomik krizde iken, “besmele” çekerek yine “kilise” tamirine başladılar. Bu da iki…
Ne var bunda demeyin! Bu iki “selam” küresel beylere verildi. AKP, “fabrika ayarlarından” çıkmadı mesajıdır. Hem içerdekilere, hem dışardakilere verilmiş, önemli bir mesajdır.
“Koridor” görüşmeleri de, “diyalog” içinde çözülecektir. “ABD ile anlaştık” diyecekler ama ABD, bildiğini yapacak. Silah ve terörist sayısını artıracak. Türkiye, yeni bir “açılıma” zorlanacak.
Şimdilik, "Koridor" diye kandırılıyoruz!
ABD ile "zıtlaşma" ve "restleşme" haberleri gelse de, Akar'ın yüzüne bakıyorum, nedense hiç inanamıyorum.
Sadece bu mu?
Elbette hayır.
Irak'ın Kuzeyi'nde açılan "Koridor" bugün adı konmasa da, Barzanistan olduğu ortada. İsrai'le monte edileceği günü bekliyor. 20 yıl önce Irak, böyle hayal edilebilir miydi.
1918'de Filistin'de Türk askeri ayrıldığı gün, “İsrail” kararı verilmişti. Bakın, tam 100 yıl sonra, 2018'de, Kudüs'ün İsrail başkenti yapılacağı tartışmaları yaşandı. Olur mu, Müslüman dünya bu halde iken sen, oldu bil.
Var mı bir engel?
Irak'ın Kuzeyi, Suriye'nin Kuzeyi ile birleşip, İsrail ile birleşeceğini, iddia ediyorum. Çünkü amaçları bu, yürüyen siyaset bu. Adım adım ve yavaş yavaş, "emperyalist plan" işliyor.
Türkiye bugün, yanlış şeyi ABD ile “müzakere” ediyor. Koridor'un derinliğini, uzunluğunu, kimin kontrol edeceğini, filan tartışıyor. Yani "Koridor" kabul edildikten sonra, derinliğinde de, uzunluğunda da, anlaşırlar ABD ile.
“Koridor” olduktan sonra ister, adı "Barış Koridoru" olsun, ister se başka bir şey, bu bal gibi İsrail Koridoru’dur. Koridor'u isteyen ABD zaten. Koridor'u biz istiyormuşuz gibi numara çekmeye de gerek yok!
ABD'nin istediği "Koridor'u" adını "Barış Koridoru" yapıp, ABD'ye biz kabul ettiriyor görüntüsü vermek, milleti aldatmaktır. Koridor olduktan sonra, orası Türkiye'nin kontrolünde olsa ne olur.
Kuzey Irak, daha önce "uçuşa yasak bölge" diye, Türkiye'nin konrolünde değil miydi. Çekiç Güç Türkiye’de konuşlanmadı mı? Barzanistan, Türkiye'nin kucağında büyütülmedi mi, sonuç ne bugün?
Irak'taki tuzağa, Suriye'de de düşüyoruz!
Irak'ta, bir "Irak İsrail'i" nasıl doğdurtup, nasıl Türkiye'nin kollarına bırakıldıysa, Suriye'de de "Suriye İsrail'i" doğdu ve bunu da, kollarımızda büyütmemiz isteniyor. Korkarım ki, bunun “müzakeresi” yapılıyor.
ABD ile anlaşmak değil, savaşmak gerekir.
Suriye'de mevcut yönetim ile işbirliği içinde olmak, "Koridor" oyununu bozar. Her gün PKK’ya silah veren ABD ile görüşüyor, konuşuyoruz ama Şam yönetimi ile görüşmüyoruz. Çünkü görüşülse, İsrail projesi çöker.
Türkiye'deki Suriyelileri, bu iktidar asla göndermez. İktidar, içerde oluşan “Suriyeliler” tepkisini arkasına alarak, "Barış Koridoru" adı altında ABD planını devreye sokuyor. Bunun farkında mı bilmiyorum!
Herkes biliyor ki, bu teknik olarak mümkün değil bir kere. Suriye'de bu insanlar, bölge boşalsın diye çıkarıldılar. Boşaltılan bölge Suriyelilerden temizlendi ki, Suriye İsrail'i oluşsun.
100 bin Yahudi, neden Kuzey Irak'a yerleştirildi, bir düşünün. İleri de bu bölgeye de yüz binlerce Yahudi yerleştirilecek. Kürtler başlarına örülen çoraptan haber sahibi olsalar, ABD ile savaşırlar.
Bu yüzden Türkiye, çok dikkat etmeli. Bu bölgede yeni "İsrail devletçikleri" ancak Türkiye'nin akıllı politikalarıyla önlenir.
Atatürk, Emperyalist planı bozdu, İsrail’in kuruluşunu geciktirdi. 20 yıl daha yaşasaydı, İsrail kurulamazdı. Bambaşka bir Ortadoğu olacaktı çünkü.
89 yaşındaki Amerikalı kurt politikacı Henry Kissinger “Her şey yolunda giderse, Ortadoğu'nun yarısı gelecekte İsrail'in olacaktır.” demişti.
Emperyalist plan böyle devam etsin, çok değil, 50 yıl sonra Diyarbakır, İsrail kenti olur. 100 yıl önce Osmanlı kenti olan Kudüs, bugün İsrail şehri ise 50 yıl sonra, aynı şey niye başka şehirlerimizin başına gelmesin.
Emperyalistlerle, “Barış Koridoru” kuruyoruz, baksanıza!