Haydar Baş'a tüm Müslümanlar şükran borçlu

Halifelik dini bir kurumdur. Atatürk'ün halifeliği TBMM'sine devrettiğini ancak yakın bir zamanda öğrenebildik. Halifeliği kaldırmış diye belli çevreler, yıllarca Atatürk'e "dinsiz" dediler. Atatürk istese halife olabilirdi. Buna hiçbir engel yoktu. Padişah'ta olabilirdi.Ne şah oldu, ne padişah, nede halife; o, Atatürk oldu. Milletinin gönlünde padişah olmayı, her şeyin üzerinde gördü. * * *Sonraları İngiliz oyunu devreye girdi. Padişahlığı "İslam", cumhuriyeti "dinsizlik" olarak gösterdi.İngiliz ajanları önemli çalışmalar yaptılar, hem de yıllarca. "Atatürk" diyeni İslam karşıtı, "İslam" diyeni Atatürk ve cumhuriyet düşmanı ilan ettiler. İki görüşü çatıştıracak ajanlarını devreye sokarak, çakma cumhuriyetçiler ve çakma İslamcıları birbirleriyle çarpıştırdılar.Arada millet ezildi. Devleti ile dini arasında tercihe zorlandı. Çok mağduriyetler yaşandı. Çok oyunlar oynandı. Atatürk'ten ve dinden beslenen rantçılar türedi. Bir taraf; yıllarca "din elden gidiyor" diye olay çıkardı, diğer taraf, "cumhuriyet elden gidiyor" diye devletin askerini olayın tarafı gösterdi. Bu sayede asker de "dinsiz" damgası yedi. Bu kör dövüş yıllarca sürdü. Oysa asıl dinsizler bu fitnenin taraflarıydı. * * *Sonra bir tohum toprak altında çatladı ve filiz verdi. Bu, beklenen özlenen bir gerçekti. Olması gereken yerli ve milli bir tezdi. Görüşün sahibi hem dindar hem cumhuriyetçiydi. Hem milliyetçi, hem ulusalcıydı.Firavun sihrini yutan Musa asası gibi, yüz yıllık İngiliz oyununu bir çırpıda sildi attı. Vatandaş hem dindar hem Atatürkçü, hem Müslüman hem cumhuriyetçi olunabileceğini ilk defa onda gördü. Bu bir mayaydı ve tutmuştu.O, "Atatürk dinsiz" fitnesine karşı,  yılmadan "Atatürk hafızdı" gerçeğini haykırdı. Cumhuriyet "İslam dışı" tezgâhına karşı, "devlet İslam olmaz, oruç tutmaz, namaz kılmaz" ilmi hakikatini işledi.Bundan böyle İslam'ı cumhuriyetin alternatifi, cumhuriyeti İslam'ın reddi olarak gösterme oyunu bitmiştir. Kim ne derse desin. İngiliz'e bu kapıdan iş çıkmaz artık. Türk milleti ve devleti Prof. Dr. Haydar Baş'a şükran borçlu. Çünkü milleti ve devleti hedef alan yüz yıllık oyunu Haydar Baş bozdu. * * *Siz başörtülü yüz binlerin, bundan on yıl öncesine kadar "Atatürk" ve "Cumhuriyet" dediğini duydunuz mu?Yahut "Cumhuriyet" ve "Atatürk" diyen insanların, göğsünü gere gere "iman ve İslam" dediğini? İçinde olsa bile bunu gizliyordu insanlar. Şimdi öyle mi? Dindarı cumhuriyetçisi, Haydar Baş'ın BTP'sinde ele ele?Sadece bu kadar mı?Elbette hayır:Bu ülkede ikinci büyük fitne Alevi-Sünni düşmanlığıdır.Bir Alevi'nin Sünni'ye, Sünni'nin Alevi'ye kız verdiği görülmüş şey değildi. Verip alanlar nadirde olsa büyük bir "mahalle baskısı"na maruz kalırlardı. Yıllarca "alevinin kestiği yenmez" denilerek, Ehl-i Kitabın(yani Yahudi ve Hıristiyanlar'ın) kestiğinin yenilebileceği anlatılıp durdu bu ülkede."Aleviler İslam dışı" denilerek itildi, buna mukabil "Yahudi ve Hıristiyanlarda imanlıdır" iddiaları devlet politikası yapıldı. Kiliseler tekbirlerle açılırken, Cemevleri "örgüt evi" ilan edildi. Evlere çarpılar atıldı. * * *İçerde böyle iken dışarıda farklı mı? Hayır. "Suriye'de Sünniler öldürülüyor" yalanının arkasına gizlenerek, ABD adına "Sünni" cephesi açtılar. Dersiniz, ABD ve İsrail Sünni!Şimdi Arabistan, İsrail F-16'sıyla "Şii" diye Yemen halkına nötron bombası atıyor. İsrail veya ABD atsa, Müslümanlar birleşir endişesi olduğundan, maşalar görev başında. Suriye konusunda Türkiye'nin maşa olması gibi? (Libya ve Irak'ı saymıyoruz bile)İşte Prof. Baş, "Alevi- Sünni" olayını o kadar derinine inerek bitirdi ki, bundan böyle dünya da bir Şii-Sünni ayrımının, ülkemizde Alevi-Sünni çatışmasının taban tutması çok zor. * * *Tabi Sünnilik, Amerika ve İsrailcilik değilse, ABD-İsrail yanında saf tutan sunilikten uzaksa, eğer Hanefi, Maliki, Hanbelî veya Şafi, hatta Gazali yolu ise Sünnilerin hepsi Ehl-i Beyt taraftarı demektir. Yani Alevi demek, Ali'nin taraftarı ve Şia'sı demektir. Mezhep imamları Ali taraftarı çünkü.Gasp edilen halifelik ile naspedilen halifelik farklı şeylerdir.Gasp edilen halifelik Yezit'in yolu, naspedilen Hüseyin'in yolu? Tercih sizin!Atatürk bu konuda Ali taraftarı olduğunu açıkça söylemiş ve Muaviye'yi eleştirmiştir. Bu sebeple Halifeliği sahibi gelene kadar TBMM'ye emanet etmiştir.* * *Sayın Baş Alevi evlerine çarpı koyanların arkasındaki güçlere çarpı koydu. İngiltere, ABD ve İsrail'e çarpı koydu. Kuklalarına ve taşeronlarına çarpı koydu.  Kısacası Haydar Baş haçlı yuvalarına çarpı koydu. O, içerde ve dışarıda yüzlerce yıllık oyunları bozdu.Aslında Haydar Baş'a, tüm Müslümanlar şükran borçlu. 

Haydar Baş'a tüm Müslümanlar şükran borçlu

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön