MeltemTv habere, Gülgün Feyman’ın konuğu olarak Mustafa Sarıgül çıkmıştı geçen gün. Sarıgül’ün üstadımız Prof. Dr. Haydar Baş’a karşı, değişmeyen samimi bir sevgi ve saygısı olduğunu biliyorum.
Şuan, kendileri Türkiye Değişim Partisi Genel Başkanı. Zaten, genel başkan sıfatıyla ekrana çıkmıştı. Partisinin propagandasını yaptıktan sonra, sözlerine Baş Hoca’yı yad ederek son verdi. Milli Ekonomi Modeli’ne vurgu yapıp, “İş Aş, Haydar Baş” dedi.
Epeydir duymadığımız “İş Aş Haydar Baş”ı, Sarıgül’den duymak, mutlu etti beni.
Milli Ekonomi Modeli, büyük bir tefekkürün, büyük bir imanın ve de büyük bir vatanseverliğin, kelimelere dökülmüş, matematiği çıkarılmış, formülleri oluşturulmuş, matbaadan basılmış, halidir.
O eseri, nasıl bir gözle okuduğunuza bağlı. Dünyanın kapitalizmin etkisinden sıyrılmış, en önemli iktisatçıları ve matematikçileri “her okuduğumuzda değişik kodlara ulaşıyoruz” itirafında bulundukları, alanında tek eserdir.
Tüketim eksenli, tek tezdir dünyada. Dünya, “Milli Paralarla Ticaret”i bu eserle duydu. “Kaynaklar sınırsız, ihtiyaçlar sınırlı” hakikatine insanlık, bu eserle kavuştu. Vatandaşlık Maaşı, bu eserle literatüre girdi. “Tüketim en büyük kaynaktır” devrimsel tespitine, dünya iktisatçıları şapka çıkarttılar. Pandemi sürecinde ülkelerin sarıldıkları can simidi oldu. Para basıp, vatandaşın asgari ihtiyaçlarının karşılandığı bir süreç, ilk defa bu tezle başarıldı.
Böylesine önemli bir eser, insanımızdan gizlendi. Dünya gördü, Türkiye görmedi. “silahsız savaşırız ama buğdaysız savaşamayız” Haydar Baş sözünü, Rusya’dan buğday ithal eder hale gelmemize rağmen anlamayan varsa, boğazdan geçen buğday gemilerine baksınlar.
“Ben sizden oy dilenmeye gelmedim, sizi kurtarmaya geldim!” diyen o büyük insanı, Rusya dinledi, ülkesini tahıl ambarına çevirdi. Türkiye ise Rusya’nın tahıl koridoru oldu!
İleri de dünya iktisat tarihi, Haydar Baş’tan öncesi ve Haydar Baş’tan sonrası diye ikiye ayrılırsa şaşmam. Bu tez yeni çıktığında yazmıştım, “Milli Ekonomi Modeli, bir tsunamiye dönüşecek, dışarıdan Türkiye’nin kapılarını zorlayacaktır” diye.
Rusya, Türkiye ve İran’ı Milli Paralarla Ticaret’e zorladı ve Milli Paralarla Ticaret’e mecbur etti. Çin ile el ele verip, dünyayı buna zorladılar. Ve Rusya, “doğal gaz isteyen, bana ruble ödesin!” diyerek, Batı’yı dize getirdi.
Aslında, dünyayı dize getirdi. Bunun anlamı, Haydar Baş Tezi, dünyayı dize getirdi. Kim ne derse desin, Rusya’nın sırtı yere gelmez. Sırtını, çok sağlam bir yere dayadı çünkü.
Hodri meydan!
“Rusya güçlendi ora bura saldırıyor!” diyenler, ABD’nin dünyayı yönetmesini isteyenlerdir. Boş verin onlar, dünyayı ABD’den ibaret sanıyorlar. Dünyanın zifiri karanlığına doğudan bir ışık yakıldı ve bu ışığa ilk yönelen, Rusya oldu.
Olay bu…
O sebeple “İş Aş Haydar Baş” öyle sıradan bir kelam değil. Milli Ekonomi Model’inin, kelime-i şahadetidir. O, kişiye ait bir slogan değil, teze ait bir slogandır. Haydar Baş’ın Milli Ekonomi Model’ine ait bir slogandır. Milli Ekonomi Model’inin slogana dönüşmüş halidir. Manası, İş ve Aş, ancak Haydar Baş teziyle mümkün. Serap görmeyin, hayal kurmayın!
‘Milli Ekonomi Modeli’ diyen, İş Aş Haydar Baş demek zorundadır. Milli Ekonomi Modeli veya İş Aş Haydar Baş, partiler üstüdür ve Sarıgül, bunu görmüştür. Kurt siyasetçidir Sarıgül!
Birçok parti artık “Milli Ekonomi Modeli” ne sarılmak zorunda kalacak. Çünkü dünya, yeni bir sürece girdi. Alakasız şeylere “Milli Ekonomi Modeli” diyenler de olacak, ayrı konu… Ancak Haydar Baş-Milli Ekonomi Modeli Süreci dünyayı etkisi altına almaya devam edecek.
MHP, “Milli Ekonomi Modeli” adı altında 3 adet kurultay düzenledi. Nebati bile “gözlerdeki ışıltı ”ya “Milli Ekonomi Modeli” dedi. Taklitlerinin veya sahtelerinin olması, aslına zarar vermez. Bilakis değerli olan şeylerin sahtesi olur.
Sıradan düşünürler için “insanlar ölür, fikirler yaşar” tespiti yapılır. Ancak Haydar Baş’ın hem fikirleri, hem de kendisi ölümsüzdür. Çünkü o ölümsüz bir gönle sahipti. Mevlana, “bizim kabirlerimiz, ariflerin gönülleridir” der. Üstadımız da, sevenlerinin gönlündedir.
