Saldırılar beklediğim şeydi!

Bağımsız bir yazar olarak gerekli gördüğüm her konuda gerçekleri yazmak gibi bir huyum var. Ve bu bende artık karakter olmuş.
Kızmak, darılmak yok!
Ayrıca hakikati yazarken kınayıcının kınamasından korkmamak gibi bir yapım da var. Sadece Allah’tan Korkarım.
Üstadımız Haydar Hoca “son nefes için siyaset” yaptığını ifade buyurmuştu. Ben de acizane son nefes için yazıyorum.
İsteyen ders çıkarsın, isteyen hır çıkarsın!
Tavır alıp “okumayın okutmayın..!” talimatı verenlerin, en dikkatli okurlarım olduklarını belirtmek isterim.
Bir yazar kendine ait kavramları ve de düşünceleri, yitik malı gibi tanır. Bende kimler  okuyor, iyi bilirim.
Okuması gerekenler okuyor!
Neyse!

Gelelim konumuza:

Prof. Dr. Haydar Baş’a saldırılar, şaşırdığım değil, beklediğim şeyler.
“Bir kurt, arkasından yüz it havlatmazsa bozkurt değildir” demişler.
Haydar Baş,
14 asırlık Emevi anlayışını ters yüz etmiş, gerçek İslam’ ın Hacıbektaş’tan sonra tekrar bu topraklarda, ocağını tüttürmüş bilge, kamil ve de arif bir insandır.
Haydar Baş,
Kurucu değerler ile dini değerleri  birleştirmiş, gönül ikliminde yaşamış ve de etrafına  yaşatmış, Anıtkabir ile Cami arasına yıkılmaz köprüler kurmuş, büyük ilim, fikir ve de düşünce adamıdır.

Haydar Baş,
Dinlerarası Diyalog kılıfı geçirilmiş, silahsız işgal planı önünde taş gibi durmuş, bu uğurda ağır bedeller ödemiş ve de ABD’nin sözkonusu ılımlı İslam projesini, geldiği Atlantik’e gömmüş, hoca Atatürk’tür.

Batı’nın, Ilımlı İslam, radikal İslam ve siyasal İslam gibi İslam olmayan İslam oyunlarına karşı, Kuran ve peygamber İslam’ ı olan Ehlibeyt İslam tezi ile karşı koymuş, bir amücadele insanıdır.
Haydar Baş, sosyalizm ve kapitalizmden sonra, “vatandaşlık maaşı”, “milli para”, “milli paralarla ticaret” gibi kavramlarla dünyayı etkisi altına alan, dünyanın tüketim eksenli tek ekonomi tezi, Milli Ekonomi Modeli’nin sahibi, dünyaca ünlü ekonomistlerin selam durduğu büyük bir ekonomisttir.
İsmini iktisat tarihine altın harflerle çakmış, bir devrimcidir.

Tamam da, bütün bunları neden tekrar ettim?

Çünkü tam da bunlar konuşulmasın diye alçakça vurkaç yapılıyor.
Dünyaya fikirleri ile damga vuran bir insanı, fikirleriyle konuşmak, seviye ister.

Neymiş tarikatmış!

Tarikattan kastın tabi ki ibadet!
“Atatürk” diyen, “Milli Ekonomi” diyen, “laik demokratik hukuk devleti” diyen bir insana, sen kalk tarikat de!
Kenan Evren, Haydar Baş’a “tarikat” iftirası ile içeri atmış, askeri mahkemenin hakimi “benim içme hakkım varsa bu memlekette, bu gencin de, istediği kadar Allah deme hakkı var” diyerek bir kaç ay sonra salıvermişti.
Sonrasında Haydar Hoca, dava açmış 12 Eylül yöneticilerini tazminata mahkum etmişti.

Evren Paşa, ‘Nakşi Özal’a yol verirken, Haydar Baş’a ceza vermişti.
Sizce neden?
Haydar Baş, Amerika ve İngiltere orijinli bir dini önder değil de ondan.
Bugün Haydar Hoca eğer Halidi mezarlığında yatsaydı, ona kimse laf etmezdi. Hatta başbakan yapılmadan bu dünyadan gönderilmezdi.
Türkiye’de ne kadar tarikat ve cemaat varsa hemen hepsi Halidi ekolden gelir. Dini ve milli bütünlüğü esas almış ibadet ekolü, Haydar Baş’tır.
İslam’ın Türkçe yorumudur Haydar Baş!

Kurucusu olduğu BTP’nin, 14 Nisan 2020 sonrası tercihleri, yeni yönetimi bağlar. 6’lı Masa’ya ‘beni alın’ çağrıları, BTP’nin konuşulmasını sağladı, bu doğru.
Nasıl konuşulduğu ortada… “Masa’nın rengini ortaya çıkardık” kasılmaları ancak renk körü olanların tatmin olacakları bir şey.
Masa’nın rengi belliydi ama bazı arkadaşların da rengi belli oldu, diyebiliriz.
Ayrıca:
Davutoğlu Ahmet mi renksizdi?
Babacan mı?
Molla mı?
Başörtüsüne sarılan Kılıçdar mı?
BTP’yi asıl istemeyen Meral hanım!
Meral hanım, BTP’nin oylarını istiyor, BTP’yi değil.
Meral hanımdan bizimkilere ‘abla’ olmayacağını, isterdim ki tecrübe etmeden öğreneler. Ama nerdeee!

Abi-ablayı boşverin de, ‘baba’ ya dönün arkadaşlar!
İki ittifak da aynı diye çok yazdım. Sonra Haydar Hoca’nın “iki ittifak arasında fark yok” diye yazdığı makalesini ortaya koydum. Hiç faydası olmadı. Uyarma vazifemi yapmanın mutluluğu ve huzuru içindeyim.

18 yaşında tanıştığım ve yıllarımı verdiğim camiamın, çekildiği dehlizi, görmelerini istedim. AKP’nin üzülmesini istiyorsanız, Haydar Baş’ın duruşuna ve bakışına dönün!
O’nun siyaseti antiemperyalist duruş üzerine bina edilmiş, Atatürk duruşudur ki, mevcut masalar bunu asla taşıyamazlar.

Saldırılar beklediğim şeydi!
Başa dön